Yükleniyor
Yaşam alanlarımızı içeren yapılarımız her zaman çeşitli deformasyonlara uğrayan kuvvetlere maruz kalmaktadır. Dolayısıyla dayanıklılık bilhassa elzemdir. Söz konusu kuvvetlerin en başında ise yaşam kaynağımız olan su gelmektedir. Suyun yapılarımızda oluşturduğu olumsuz etkenler oldukça fazladır. Yapılarımızda fiziksel dayanımı içeren beton ve donatılar olmak üzere iki yük kaldırıcı sistem bulunmaktadır. Ancak suyun oluşturduğu olumsuzlukla bütünlüğü bozulan bir yapının su ve nem penetrasyonu engellenmez ise, penetre olan donatı da korozyona, betonda nem, rutubet ve deformasyona sebep olur. Bu nedenle yapılarımızda iskeletin taşıyabildiği yük azalmaya başlamakla birlikte yapılarımızın ömrünü de azaltır. Taşıma kuvveti azalan yapı, deprem, doğa olayları gibi sismik hareketlere maruz kalır ise yıkılma tehlikesi de beraberinde artış gösterecektir. Ayrıca penetre olan su, bazı bakteri ve mantarlar için hem taşıyıcı hem de beslenme kaynağı olduğundan dolayı yaşam alanlarımız için sağlıksal boyutta bir tehdit oluşturmaktadır. Yapılarımızda bu gibi olumsuzluk ve penetrasyonu önlemek, yapılarımıza ömür ve dayanım sağlamak amacıyla su penetrasyonu için su izolasyonu yapılması ile bu olumsuzluk çözümlenmektedir. Doğru alanda doğru yapılan Su izolasyonu, yapılardaki su ve nemi tamamen önlemek amacıyla yapılmalıdır. Temel, Perde, Dilatasyon, Çatı, Açık Teraslar, Asansör kuyuları, Su depoları, Banyo ve Mutfak ıslak hacimleri, Havuzlar gibi su ve nem temasının veya akıntısının fazla olduğu alanlarda koruma sağlamak gerekmektedir.